Web - Windows - iPhone
Son olarak yazmış olduğumuz 28 Kasım 2004 tarihinden bu yana dünyanın çeşitli yerlerinde yüzden fazla yerde yoğun büyüme programı başlatıldı veya başlatılma aşamasına gelindi. Her ne kadar bir kısım kümeler henüz yoğun büyüme sürecine girmeye hazır olmadıklarını ifade edip “mükemmel durumda” olmadıklarını söylemişlerse de, bu kümelerdeki çalışmalar çoğu kereler beklenenden daha iyi olmuş, ve cesaret verici sonuçlar elde edilmiştir. Her bir kümenin yeni bir aktivite aşamasına gelmeden öncesinde olduğu gibi, yoğun büyüme programı başlatılması sırasında o kümenin odaklanmasında ve dinamiğinde büyük bir değişim meydana gelmektedir. İnançlı kişiler bu yoğun büyüme hedefine odaklandıklarında, bireysel inisyatifler, kurumlar, enstitülerin birlikte yaptıkları sistematik planlama sonucunda kampanya toplantılarına katılan ahbap sayısı artmakta, tebliğ ekipleri güçlenmekte ve tümü birleştiğine, her tür tebliğ ve birleşme aktivitelerinde daha yüksek bir motivasyon meydana gelmektedir.
Yoğun büyüme programının amacı ne olursa olsun; ister sadece toplumsal ilginin arttırılması, ister yeni tescil yapmak olsun, her iki durumda da görüyoruz ki iki veya üç haftalık bir yoğun öğreti programı sonunda istenilen amaç, yani yoğunlaşma elde edilebilmektedir. Gerek Doğu’da gerek Batı’da, kırsal kesimde veya şehirlerde yapılan çalışmaların tümünde, kurulan ilişkilerin sayısı veya yapılan tescillerin sayısı bir önceki 12 aylık dönemde elde edilen sayısal sonuçlardan çok daha fazla olmaktadır. Hem yoğun tebliğ çalışmaları hem de sağlamlaştırma aşamalarında yapılması gerekli olan eğitim sürecinde, öncelikle ev ziyareti yapmayı planlayanlara verilecek bilgi tazeleme kursları veya tebliğ yapacak kolaylaştırıcı yetiştirmek için verilen dersler, yeni ahbaplar ve ahbap çocuklarına çekirdek aktivitelere derhal girme yolunda yeni imkanlar ve çalışma sahaları açmaktadır.
Bu haber mektubunda ayrıntılı olarak üç değişik Kümede yürütülen yoğun büyüme programının aşamaları incelenmekte ve her birisinin planlama aşamasındaki organizasyonu, birinci dönem sonunda yapılan yoğun tebliğ çalışmasından elde edilen sonuçlar, ve bir büyüme programının üç aşamasında bir Küme’nin ilerleyebilmesi için ne gibi çalışmaların gerektiği gösterilmektedir. Burada verilen örneklerle, Afrika, Asya ve Avrupa’da yürütülmekte olan yoğun büyüme programlarından kesitler verilerek gerçekçi örnekler gösterilmek istenmiştir. Halen, çok çeşitli kümelerde çok sayıda yoğun büyüme programı uygulaması yürütülmekte olduğundan ve bunlarda çeşitli tebliğ metotları sergilendiğinden, bizim de ayni ölçüde deneyimlerimiz artmakta, bilgi ve öğrenme becerimiz hızla büyümektedir. Bu durumları sizlerle paylaşmakla, kendi bölgenizdeki kümelerin durumunu daha iyi analiz etmenizi ve daha fazla yoğun büyüme programını başlatarak bu yıl sonuna kadar erişilecek yeni tescil sayısını havalandırıp uçuracağınızı ümit etmekteyiz.
İYİ PLANLANMIŞ BİR KAMPANYACNN ve Coca-Cola’nın anayurdu olan Atlanta’da çok uzun yıllardır aktif ve çalışkan bir Bahá'í Toplumu vardı ve büyüyen bir şehir olarak biliniyordu. Özellikle siyah beyaz ırk ayırımını düzeltmeye yönelik çalışmaları yılmadan devam ettirilmekteydi. Doğal olarak da bu çalışmaların sonucunda kümeleri “A” sınıfına yükseldi. Ancak ne var ki, 9 adet mahalli Mahfil ve çok sayıda planlanmış Bahá'í aktivitesinin getirdiği çok sayıda zorluklar ve planlama güçlükleriyle uğraşmak zorundaydılar.
Her bakımdan bir takım çalışması, planlı ve koordineli bir işbirliği ile mevcut insan kaynakları harekete geçirildi ve yakın bir noktaya yoğunlaşma kararı alındı. Büyüme aşamasında üç bölüm olacaktı : Dua toplantılarıyla birlikte yoğun bir kampanya; ocak başı toplantıları kampanyası; ve tebliğ kampanyası. Dua toplantısı bile olsa, her kümedeki bireyleri her birisi büyüme programının bir yerinde bir görev alacaktı.
Toplantıların bazılarında oturacak sandalye bile kalmıyor, ahbaplar ayakta takip ediyorlardı, ama bundan hoşlananlar bile vardı, çünkü herkes koro halinde ayakta dua okumaktan daha çok hoşlanıyordu. İlk yansıma toplantısından alınan sonuç, sevgi ve birlik duygusuydu.
Dua toplantısına önce 35-40 kişi katılmışken, işten çıkanların katılmasıyla bu sayı yüzü geçti.
Konuşmalar, açıklamalar ve powerpoint gösterilerinden sonra plan etraflı olarak açıklandı, Kümeyi oluşturan dokuz Mahalli Ruhani Mahfilin görevi ve önemi belirtildi. Her kes sevgiyle karşılandı. Özellikle gençlere konuşma fırsatı verildi. Plan etraflı olarak anlatıldı. Planın aşamaları, sahip olduğumuz güç kaynağının Hz. Bahaullah olduğu vurgulandı.
Bunu yeterli bulmayan Küme büyüme Komitesi 9 mahalli mahfili ziyaret etti ve plana tümüyle sahip çıkabilmek için iki hafta sonra ortak bir toplantı daha yapıldı. Newruz’a kadar hazırlıklar sürdürüldü, daha yoğun dua kampanyaları, planlama ve hazırlık toplantıları yapıldı. Yeni yılın 2.ci günü, 22 Mart’ta hedeflenen yerde tebliğ kampanyası gerçekleştirildi. O saBahá Atlanta Bahá'í Merkezinde toplandılar, dua ve oryantasyon yapıldı. Birinci hafta bu birkaç kez tekrarlandı. Öğleden sonraları çekirdek aktivitelerle geçti. Seçilen logo “Biz Bir Aileyiz” di. Kolaylaştırıcılar bu logoyu yakalarında taşıdılar ve davetiyelerde kullandılar.
Birinci üç aylık dönem Haziranda bitecek ve hemen ardından bir ikincisi başlatılacak. Buna yaz tatilinden yararlanarak öğrenciler de dahil edilecek. İlk raporlar gösteriyor ki bir haftalık yoğun çalışma sonrasında, heyecanlandırıcı sonuçlar alınmaktadır. Hz. Bahaullah’ın mesajı halkta büyük bir anlayışla kabul görmektedir. Algılama derecesini ölçmek için basit bir değerlendirme yapıldığında şunu görüyoruz:
Ziyaret edilen toplam ev sayısı 318
Ev dışında ziyaret edilen yer sayısı 92
Emir ile çok fazla ilgilenen sayısı (3 yıldız) 15 (%6.6)
Tekrar ziyarete açık olanların sayısı (2 yıldız) 58 (%25.7)
İlgi ile takip eden sayısı (1 yıldız) 28 (%12.4)
Nötr olanlar (yıldız yok) 106 (%47)
İlgili olmayan sayısı 19 (%8.4)
Bu bir haftalık süre içerisinde, çok sayıda çocuk sınıfı açma potansiyelinin de mevcut olduğu görüldü. İspanya kökenlilerin çoğunlukta olduğu bir bölgede bir çocuk sınıfı oluşturuldu ve birkaç çocuk sınıfının daha kurulması planlanıyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR TEBLİĞ KAMPANYASITürkiye, cüretkar bir şekilde üç adet yoğun büyüme programını birden başlattı : Ankara 1,İstanbul Avrupa ve İstanbul Asya Kümelerinde ayni anda başlatılan bu programdan alınan sonuç herkesi şaşırttı. Özellikle çok çetin ve kötü hava şartları nedeniyle başlangıçta korkulan şey olmadı.
Her iyi planlanmış yoğun büyüme programında olduğu gibi, öncelikle dikkatli bir hazırlık dönemi yaşandı. Sonraki haftalarda Muavenet Heyeti üyeleri ile bölgesel Saha Tebliğ Heyetleri, Küme koordinatörleri ve çocuk eğitimi koordinatörleri bir araya geldiler ve Ruhi 6’yı tekrar ve birkaç kez aldılar. Uluslar arası Tebliğ Merkezi’nden gelen 28 Kasım tarihli Yoğun Büyüme Programı konulu mektubu okuyup incelediler ve büyümenin birinci aşamasında yapılacak tebliğ aktivitelerini meşveret ettiler. Bu güçlendirilmiş anlayışa sahip olduktan sonra, Mahalli Mahfillerle, kolaylaştırıcılarla ve diğer deneyimli ahbaplarla görüşmeler başlatıldı, onlardan destek alındı, nelerin yapılacağı müzakere edildi.
Türkiye’de başlatılan bu yoğun büyüme programının görünmeyen yüzünde başarının anahtarı gizliydi. İyi bir zamanlama ve dikkatli bir programlama. İlk dönem kampanyaların yansıma toplantıları Pazar günleri yapılıyordu. İkinci haftanın diğer beş gününde Ruhi 2 ve Ruhi 6 kitapları akşam saatlerinde tekrar çalışıldı. Ondan sonraki Cuma ertesi gününde tebliğ çalışmaları başlatıldı ve sonraki iki Pazar gününde devam edildi. Böylece 2 haftalık yoğun tebliğ kampanyası bir hafta sonu başlatılıp ikinci hafta sonunda bitirildi; böylece iki haftalık bir çalışma sürecine üç hafta sonu sığdırıldı. Bunun en önemli nedeni, katılanların büyük çoğunluğunun ancak hafta sonlarına zaman ayırabilmeleriydi.
Yoğun büyüme programı kampanyasının yansıma toplantısı beklenenden de fazla oldu. Sadece kursları tamamlayanlar değil, katılımcıların hepsi bir tebliğ ekibine katılmayı istedi ve bunu taahhüt etti. Bu düzeyde bir katılımcı sayısı beklenmeyen bir zaferdi. Ruhlarda çalışma şevki yüksek, beklentiler ise daha da yüksekti. Ama birden, tam da tebliğ çalışmalarının başlatılacağı sırada İstanbul’da hiç beklenmedik anormal bir engel çıktı, kötü hava durumu her şeyi etkiledi, kar yağışı şehrin yollarını kapattı; bir kaos yaşandı, hayat felç oldu. Heveslenen ruhlar birden umutsuzluğa düşer gibi oldu.
Yenilgiyi kabul etmeyenler kurumlarına danıştılar ve başka değişik bir plan uygulamaya karar verdiler. Tebliğ heyetleri uzak mesafelere gidemediklerine göre, öğretiye kendi aile içinde başlayacaklar, yakın dostlarına, komşularına ulaşacaklar, yani ev ziyaretleri yapacaklardı. Derhal, İstanbul’un her iki yakasındaki Saha Tebliğ Heyeti sekreterleri harekete geçtiler, birbirlerine cep telefonuyla ulaşarak mesaj yayınlamaya başladılar. Görüldü ki bu tebliğ metodu en başarılısı ve etkilisiydi. Böylece tanıdıkları kişilere ulaşılarak o kişilere yoğunlaşıldı, sonuç kuşkusuz ki çok büyük oldu.
Bu ziyaretlerden biri, çok uzun yıllardır Bahá'í oldukları bilinen, ancak topluma katılmayan bir aileye yapıldı. Ziyaret sırasında Ruhi 2 Kitábında yazılı olan yöntemle yaklaşıldı ve uykuda olan bu inançlı aile yeniden alev aldı, canlandı. Ailenin çocukları artık Bahá'í Çocuk sınıflarına devam etmiyordu, çünkü şehrin uzak bir yerinde olan ders yerine gidebilmeleri için bir başkasının otomobiliyle gitmeleri gerekiyordu, ama bir süre sonra bunu sürdürebilmek güç olmaya başladığından aksamalar başlamıştı. Bu durumu çözmek için ailenin çocuk sınıfını kendi evinde yapmayı kabul etmesi önerildi. Cevap çok olumluydu. Aile, bu teklife açık, istekli ve arzulu olduğu gibi, komşuların ve yakın akrabaların katılımıyla daha kalabalık bir çocuk sınıfı oluşturulabileceği ortaya çıktı. Ziyaretçiler arasında olan kolaylaştırıcı ise, bu aileye ders vermeye gelmenin çocukları başka bir yere götürmekten daha kolay olacağını derhal kavradı ve hemen taraflar anlaştılar. Derken aileden bir başkası geldi. Emri duymuştu, biliyordu ama tescilli değildi. Kendisine bir fotoğraf albümü gösterildi. İçerisinde Ruhi 6. dan alıntılar, fotoğraflar ve resimler vardı. Çocuk sınıfı oluşturma planını duyunca kendi çocuklarını da göndermeyi istedi. Kendisine çocuklarla ilgili olarak sorulduğunda, onlara hiç ahlak dersi vermediğini itiraf etti. Kendisine çocuklara eğitmenlik yapıp yapmayacağı sorulduğunda, memnuniyetle yapacağını söyledi. Bunun üzerine kendisine enstitü kurslarından söz edildi ve özellikle Ruhi 3. anlatıldı. Bu kurslara katılmaya çok istekli olarak kabul etti. Böylece basit bir aile ziyaretinden alınan sonuç, pasif ruhların uyandırılması; yeni bir Ruhun Bahaullah’la buluşması; yeni bir çocuk sınıfının başlatılması ve yeni bir çember çalışması için söz alınması oldu.
Bir başka heyecan verici öykü de Ankara 1 Kümesinden :
Bir başka gurup, fazla faal olmayan bir Bahá'í dostundan izin isteyerek ocak başı toplantılardan birisine yakın arkadaşlarını ve akrabalarını getirip getiremeyeceğini sordu. Toplantıya yedi aileden toplam on kişi geldiler ve Emir hakkında duydukları onları heyecana getirdi. Sonradan bunlardan üçü Eyyam-ı Ha kutlamalarına katıldılar ve Nevruz günü tescil oldular.
Yine tebliğ heyetinin faal olmayan bir ahbap evine yaptığı ziyaret sonucunda, ailenin oğlu ve kızı, ikisi birden tescil oldular.
Yine bir Bahá'í ailenin Bahailiğe ilgi duyan komşuları için düzenlediği bir ocak başı sohbet toplantısında davetli olan komşu duygularını şöyle ifade etti : “Ben yaşamımı insanlığa hizmet etmeye adadım; herkese yardımcı olmak istedim. Allah, benim bu arzuma karşılık olarak sizlerle tanışmamı sağladı. Bu benim için en büyük mükafattır.” Kendisi ile birlikte bu sözleri dinleyen iki oğlu, hep birlikte tescil oldular.
Tebliğ Heyetinden bir gurup henüz Bahailiği kabul etmemiş 16 yaşında bir oğlu olan aileyi ziyarete gittiler. Amaç sadece bu gence duyuru yapmak idi, ama tesadüfler başka yönde gelişti. İstanbul’dan iki kuzeni misafir olarak Ankara’da bulunuyordu. Biz Emir hakkında misafirlerin yanında nasıl konuşacağımızı düşünürken, misafirler odadan ayrıldılar. Kısa bir sürede tescil olmayı kabul eden genci kutlarken İstanbul’dan gelen misafirler odaya girdiler ve sanki mucize oldu, onlar da bizim görüşlerimizi paylaştıklarını ve İstanbul’a döndüklerinde Baha’ilerle tanışıp görüşmek istediklerini söylediler.
Her üç kümenin tebliğ kampanyası yaygınlaşma isteği yarattı, öyle ki sırf yoğun tebliğ kampanyasına aktif olarak katılabilmek için Milli Mahfilin yapması programlanmış olan bir toplantısı ertelendi. İki hafta tamamlandığında heyet üyeleri hala broşürlerle dolaşıyor, yemekte, alışverişte, takside, her yerde tanıtım yapmaya devam ediyorlardı. Sanki Tebliğ yapmak onların yaşamlarını yöneten bir tutku olmuştu.
Daha önceki yıllarda çeşitli yerlerde tebliğ çalışmalarında bulunmuş olan emekli bir öğretmen kendisini İstanbul’daki yoğun büyüme kampanyasının içinde bulunca görmüş olduğu farkı şu şekilde ifade ediyor : “ Eskiden tebliğ kampanyaları sadece yaz aylarında kısa bir süre devam ederdi ve öğrenciler bir daha öğretmenle buluşana kadar her şeyle ilgilerini keserlerdi.” Daha önceki kampanyaların çoğunda tebliğden çok duyuru amaçlı bir çalışma sergilenmekteydi. Arayan veya kabul eden yeni ruhlara verebilecek fazla bir şeyler yoktu.Çocuk sınıfı, dua toplantıları, genç ve yeni gençlere yönelik aktiviteler yoktu. Halbuki bu kampanyada hava şartları da elverişli olmamasına rağmen, kar fırtınası altında bile kampanya sürdürüldü. Öylesine bir altyapı vardı ki, kolaylaştırıcı işini tamamlayıp evine gittikten sonra arayıcı unutulmuyor, gerçek aktivitelere katılma imkanı bulabiliyordu. Arayıcı ruhlar ve aileleri katılabilecekleri gerçek faaliyetler buluyor ve onlarla birlikte ruhani beslenmeyi devam ettirebiliyorlardı. Özellikle Türkiye’de bulunan tebliğ heyetlerinin Türkiye gerçeklerini iyi bilmesi ve bunları öğretmesi, sadece bilgi vermekle yetinmeyip arayıcıların sorularını dikkatli ve etkin biçimde cevaplamaları çok etkileyici bulunmuştu. Ayrıca, yoğun büyüme programı sürecinde her üç kümede düşünce birliği gözlemlendi.Her kes ayni vizyonu paylaşıyor, ayni amaç için çalışıyor, ayni eğitime sahip bulunuyordu.
Aşağıdaki tabloda yoğun tebliğ aşamasında her üç kümenin almış oldukları sonuçlar gösterilmektedir:
Küme İst. Avrupa(5-27 Şub) İst.Asya(5-27) Ankara 1(12-27) Toplam
Tebliğ Tim’i sayısı 11 16 20 47Yoğun geçen ilk iki haftadan sonra da tebliğ faaliyetleri durmaksızın devam etti. Eyyam-ı Ha günlerine herkes davet edildi. Bu kutlamalar sırasında sadece Ankara 1 kümesinde 11 kişi Emri kabul ederek tescil oldu.
Murun, Mongolia’da Büyüme Programının Üçüncü Dönemi tamamlandı.